Ne zaman ki gözünü karartıpta gelmişse gece,
Bilirim ki o gün
Zaman da kala kalır, durur öylece
Kaş kaldırır, surat asar, naz yapar,
bakma sen bana, hiç bir şeyin devası bende değil dercesine,
Sanki kendi değilmiş gibi mutluluğu bir yudumda bitirip,
hüzünü ağzında geveleyen,
Anlamıyorum da ayrıca,
Böyle de bir benciliği var zamanın,
“Mutluluk” ta bir görmemişlik halleri,
her şeye koştura koştura
hüzüne gelince asilzade, tahtırevanla…
Neyse,
Sonra,
Bir bakmışım ki
Hasret hüzüne sataşır,
Hüzün anılara karışır,
Vuslat sabıra sevdalı,
Hayal desen büyümeyen çocuk gibi,
Koşup durur umudun peşinden
Umut desen bambaşka bir alem, olsa bir türlü olmasa başka türlü,
Ortalık karışırda karışır,
Sen hangi birinle başedeceğini düşünürken
İşte o zaman anlarsın,
Büyür de büyür yalnızlık, geceye bile sığmaz taşar…
A.Tamakan